Kadir Çetinçalı kcetincali@gmail.com

Şampiyonluğa yetmez

30 Nisan 2019 10:40

Fatih Terim, Aykut Kocaman'a kaybetmek istemedi; çünkü birbirlerinden nefret ederler.

Başakşehir'in üst üste gelen puan kayıpları, çok kişiye göre Galatasaray'ı şampiyonluk yarışında avantajlı duruma getirmişti. Artık Galatasaray kendi ipini, kendi çekebilecekti. Son 20 yılda lig istatistiklerine göz attığımızda,

Galatasaray yarıştan erken kopmamış ise ve herhangi bir rakiple yarışa girdiyse hepsinde kazanan taraf olmuştu. Sporcu tanımlamasıyla (winner) sürekli kazanan bir ekipti.

İpi eline alan Galatasaray'ın Konya'da kazanan takım olması beklentisi yüksekti. Rakip ise 10 haftadır kazanamayan; bu demek ki içinde birçok krizleri barındıran Aykut Kocaman'ın Konyaspor'u idi.

Kocaman'ın takımı beklendiği gibi kapalı alan savunması ile önceliği Galatasaray'ı durdurmak idi. Bu görüntü Terim ve öğrencileri için de sürpriz değildi. O halde Terim'in bu duvarı yıkmak için planları olmalıydı. Bunun kilidi, önce pas trafiğini hızlı yapmanız ve çoğunlukla dikine oynamanız gerekiyor.

Bu da demek ki Galatasaraylı oyuncuların riske girmesi, rakip alana dikine girmeleri için çalım denemeleri zorunluluktu. Ancak çoğunlukla yana oynayınca, oturmuş Konya savunmasını aşamayıp, işini kolaylaştırdı.

Konya savunması ender ileri çıktığı bir pozisyonda Diagne dikine koşu ile Konya savunmasının arkasına sarktı ve cezaalanına girdiğinde acemi bir faulle indirildi.

Penaltı ve kart beklerken pozisyonun başlangıcının ofsayt olduğu VAR'da ortaya çıktı. Ancak Diagne'nin ayakları değil vücudunun üst tarafı ofsayt idi. Bence bu tür ofsayt kararı fazlasıyla zalimce.

Galatasaray'ın Konya kilidini açması zor görünüyordu ve Terim bir şeyleri değiştirmeliydi. Mitroglu ve Emre Akbaba oyuna sürüldü. Diagne ve Mitroglu ile forvet ikilendi.

Görünüşte cesur bir hamle gibiydi. Ama her cesur karar, akıllı karar değildir. Forveti ikilerken, bu forvete pas geçirecek iki becerikli adam Belhanda ve Onyekuru kenara alındı.

Düşünün maçın 2. yarısında Diagne'nin Konya kalecisi Serkan ile karşı karşıya kaldığı pozisyonda muhteşem ara pası veren kişi Belhanda idi. Terim'in bu hamlesi ile oyun doldur boşalta dönüştü.

Oysa Belhanda sahada kalsa Donk kenara alınsa, risk alınmış ama galibiyete ulaşma şansı da artmış olurdu. Ancak Fatih Terim, Aykut Kocaman'a kaybetmek istemedi; çünkü birbirlerinden nefret ederler. Bu kişisel çekişme belki de Galatasaray'ı galibiyetten etti.

Galatasaray ipi elinden tamamen kaçırmadı. Kalan 4 maçını kazanırsa yine şampiyon olacak ama kalan 4 maçın hiçbiri Konya'da kazanmaktan kolay olmayacak. Galatasaray 4 maçta mutlaka fire verecektir.

Görüntüsü maalesef böyle. Ancak rakiplerinin de puan kaybetmesi pekala mümkün. Kalan 4 haftada şampiyonluk hedefi bir bilinmezlik içinde. Ama gerçek şu ki, böylesi çekişmeler sonrasında kazanılan şampiyonluk çok daha keyif verici.