Arzu Güven guvenarzutc@gmail.com

Alparslan Türkeş'in Köşkü

04 Nisan 2021 10:00

Medya; nobran, saldırgan, cahil, okumayan, karakterleri; ülkücü tipolojileri olarak lanse ediyordu.

Sene 90 'ların başı..

8 yaşlarında bir çocuğum...Rahmetli dedemin Yakacık'taki evi Türkeş 'in köşküne cok yakındı . Mahallede erkek arkadaşlarla futbol oynayan iki yaramaz kızdan biriydim. Kaleyi kurmuşuz ,heyecan dorukta ...Bizden birkaç yaş büyük ve nereden çıktığını anlamadığım bir çocuğun cebren ve hile ile araya girip bütün gücüyle vurmasıyla topum Türkeş 'in evinin bahçesine uçtu.

Eyvah! Topu attıktan sonra kaçıp gözden kaybolan alçak yabancı ve ben...

Yüksek duvardan atlasam , dizlerim paramparça olacak...

Benim boyum ,diğerlerinin yüreği yetmedi .
Sinirden nasıl ağladığımı dün gibi hatırlıyorum.

Çocukluğumda solcular terörist , ülkücüler mafya olarak anılırdı. Gayrı meşru alemin çek senet kısmında faaliyet gösterenler ülkücü ideolojinin ardına saklanirdı.

Yer altı dünyası hesaplaşmalarinda çıkan çatışmaların faillerinin hatırı sayılır bir kısmı ülkücü olarak lanse edilirdi .

Öyle miydi, değil miydi?
Olaylar münferit miydi?
Bu soruların cevabını aramıyorum.
Bir camianın gönül evini incitmek ya da polemiğe girmek değil amacım onu baştan belirteyim de...

SUSURLUK VE ARDINDAN MAFYA DİZİLERİNİN YARATTİĞI ÜLKÜCÜ TİPOLOJİSİ

1996 'da yaşanan Susurluk 'taki kazada kamyonun altına giren arabadan örgüt çıkmış,

"siyaset - mafya-bürokrasi" ilişkisi ortaya saçılmıştı. Derin devlet kurgulu diziler izlenme rekorları kırıyor ,eline tesbih alan "ülkücüyüm" diyordu. Ortalik Yusuf Miroğlu 'ndan, Polat Alemdar'dan, Reis'ten MIT yetkilisinden, JİTEM elemanından geçilmiyordu.

Medya; nobran, saldırgan, cahil okumayan, karakterleri; ülkücü tipolojileri olarak lanse ediyordu.

Kurgu ve gerçek birbirine girmişti.

AİLEM TÜRKEŞ'E SAYGI DUYARDI.

Rahmetli dedem Menders'in yakın çalışma arkadaşlarındandı.. Babam da ölene kadar DYP'de siyaset yapmış ve kırat şaha kalksın diye maddi manevi emek vermiş bir teşkilatçı, bir dava adamıydı.

Ailem dinci değil, demokrattı.

Babam dost sohbetlerinde, Alparslan Türkeş 'e duyduğu saygının ardında; Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel’e yazdığı mektubun önemli bir yeri olduğunu anlatırdı. Türkeş 1960'da yapılan ihtilalde Menderes ve beraberindekilerin idamına karşı çıkmış ve daha sonra Hindistan 'a sürgüne gönderilmişti.

Ben öğrencilik yıllarımda CHP 'yi seçmiştim. Activist ve asi ruhum, emekle dayanışmayı kucaklıyor, sol ideolojiye yakınlık duyuyordu. Ve itiraf ediyorum: "Vur de vuralım, öl de ölelim" retoriği beni ürkütüyordu. Lise ve üniversitede ülkücülerle yaşadığım kavga anılarda kaldı.

Sonraki yıllar, camianın sevilen isimleriyle tanıştım. Hala çok sevdiğim dostlarım ve geçmişte kamuoyuna yansıyan olaylarin faillerinin ülkü ocaklarıyla ilgisi olmadığını savunan, saygı duyduğum büyüklerim var.

TÜRKEŞ'İ TAHLİYE EDEN HEYETTE AŞIRI SOLCU İSİMLERİN DE İMZASİ VARDI .

Alparslan Türkeş 'in 12 Eylül dönemindeki doktoru Selim Kaptanoğlu 'nun açıklamaları, solcuların da Türkeş 'e saygı duyduğunu bakın nasıl anlatıyor:

"Türkeş ilk geldiğinde, hastanenin personelinden sol tandanslı çok insan vardı. Türkeş'in odasının önünden geçmeye bile korkarlardı. Hastaneden ayrılırken hepsi ağlıyordu üzüntüsünden. Türkeş her akşam nöbetçilerle oturup, 'Gel evladım buraya, çocuğun ne yapıyor, hanımın nasıl? Neye ihtiyacın var?' İnsan olduğunu gördüler burada. Türkeş'i 12 Eylül sürecinde tahliye eden heyet raporunu 13 doktor imzaladı. Bunların 4-5'i aşırı solcuydu"

Bugün Atatürk 'e hakaret etmenin bile karşılığı olmadığı , siyasi arenada Fetocuların ,hırsızlarin ,küreselcilerin ,sarozcuların cirit attığı, at iziyle it izinin birbirine karıştığı bir dönemde ; Atatürk ' e duyduğu derin sevgiyi her fırsatta dile getiren, vatan ve millet sevdası tartışılmaz dava adami Alparslan Türkeş' e elbette saygı duyuyorum .

Ve merak ediyorum,

Türkeş yaşasaydi Türklüğü silmeye çalışan ,‘Milliyetçiliği ayaklar altına aldık' diyen Türk düşmanı iktidarı destekler miydi?”

Hiç sanmıyorum.

Anayasa Mahkemesi 'ni değil ama Bahçeli 'nin eve kapatılmasını teklif ederdi belki de!

Kurucusu olduğu MHP 'nin içler acısı halini görüp kahrından ölürdü herhalde .

Ve ez cümle...

Alparslan Türkeş 'i ölümünün 24. yılında rahmetle anıyor, ülkücü camiaya bir kez daha baş sağlığı diliyorum.