• USD  32,19
  • EURO  34,79
  • BORSA  10.150,01
  • ALTIN  2.429,24
SON DAKİKA

Prof. Taslaman açıkladı: Deizm neden yaygınlaşıyor?

Prof. Taslaman açıkladı: Deizm neden yaygınlaşıyor?

27 Aralık 2020 12:41

Prof. Dr. Taslaman: Deizm çok yaygın, buna kimi Müslümanların söz ve davranışları neden olabiliyor


Prof. Dr. Taslaman: Deizm çok yaygın, buna kimi Müslümanların söz ve davranışları neden olabiliyor
"Sidik-i şerif", "sümük-ü şerif" üzerinden dinin anlatılmasının İslam'dan uzaklaşmaya neden olduğunu savunan Prof. Dr. Caner Taslaman, "Karizma, para ve cinselliğin cazibesini Allah'a ve dine tercih edenler var" dedi

Türkiye'de ateizm ve deizmin yaygınlaştığı yönelik tartışmalar uzun bir süredir gündemdeki yerini koruyor. 

Din üzerindeki tartışmaların insanları İslam'dan kopardığı vurgulanıyor. 

Kimi muhafazakar kalemler zaman zaman bu "tehlikeye" dikkati çekerek yapılması gerekenleri sıralıyor. 

Bu konuda makalelerin yanı sıra daha hacimli eserler de ortaya çıktı. 

"Deizme cevap" niteliği taşıyan bir kitaba da Prof. Dr. Caner Taslaman imza attı. 

"İslam'a İnancın Delilleri: Neden Müslümanım?" isimli kitapta Taslaman, Müslümanların ayakları yere sağlam basan kanıtlara sahip olduğunu anlatıyor. 

Taslaman Hoca kitabında "Buraya nereden geldik? Bizi buraya kim getirdi? Ellerimizi, ayaklarımız, gözlerimizi kim hediye etti? Ölümle beraber nereye gideceğiz? Her şey bu kadar mı?..." sorularına cevap veriyor.

Yıldız Teknik Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Caner Taslaman ile yeni kitabı ve yükselen deizmi konuştuk. 

Bilim-Felsefe-Din İlişkisi, Küreselleşme ve İslam, Kuran ve Bilim, Din Felsefesi, Bilim Felsefesi, Fizik Felsefesi ve Biyoloji Felsefesi alanlarıyla ilgilenen Taslaman, yönelttiğimiz sorulara "çarpıcı" yanıtlar verdi. 


Prof. Dr. Caner Taslaman, Müslümanların sahip oldukları sağlam delileri olduğunu, bunların başında ise Kur'an'ın geldiğini söyledi / Fotoğraf: Twitter

"Neden Müslümanım?" ile ne anlatmak ve ne mesaj vermek istediniz? 
 
Kendini "Müslümanım" diye tarif eden birisinin hangi temellere ve delillere ihtiyacı olduğunu anlatmaya çalıştım. Bir insan kendi kendine inancının temellerini oluşturmaya çalışıyorsa veya onun inancına karşı mukabelede bulunan bir deiste cevap vermesi gerekiyorsa, işte o cevapları yazdım. "Neden Müslümanım?" diye soran birinin vermesi gereken cevapları ifade ediyorum. Sübjektif değil, objektif hikaye üzerinden gittim. Tabii ki sübjektif hikayelere gelince insanın annesi ve babasından veya komşu ve tanıdıklarından etkilenerek Müslüman olma durumu gibi farklı hikayeler olabilir. Ama ben günümüzde artan deizm dalgasına da bir cevap vermeye çalıştım. 

İslam'a inanan bir kişinin delilleri nelerdir? 

Bunları kitabımda 10 farklı başlık ve birçok alt başlıkta anlattım. Bunların en önemlilerinden birisi Kur'an'ın Allah'ı anlatış şeklidir. Bunu Kur'an'dan bağımsız fıtrattan ve evrenden de anlıyoruz. Bunu, fıtrattan ve evrenden almamız aslında Kur'an'ın Allah'tan geldiğinin de bir delilidir. Diğer taraftan Kur'an'ın evreni anlatış şekli, canlılarla, evrenle, tarihle ilgili söyledikleri var. Sonra Hazreti Muhammed'in tarihle ilgili gösterdikleri hep Müslüman olmamın kanıtlarıdır. Sonra Kur'an'ın içindeki kelimelerin rakamsal olarak eşit olması... Bunların her biri Müslüman olmak için gerekçedir. Birçok delilin gücü aynı sonuç için birleşiyor. Kur'an denizlerin altını öyle bir anlatıyor ki, 7. yüzyılda bir insanın bunu bu şekilde anlatması mümkün değil. Sonra Kur'an bütün evrenin genişlediğini anlatıyor. Gökyüzüne doğru yükseldikçe göğün sıkıştığı hususuna dikkati çekiyor. Anne rahmindeki oluşumları anlatıyor. Firavun'un cesedinin ibret olacağını söylüyor. Bu kadar farklı unsur bir tek kitapta yer bulmuş. O kitap da Kur'an'dır. 

"Müslümanlar kendi inançlarından farklı fikirlerle karşılaşıyor" 

Niye deizme cevap? Deizm çok mu yaygın ki "tehlikeye" dikkat çekiyorsunuz? 

İnternet ve bunun beraberinde getirdiği Twitter, Instagram, Facebook ve farklı sosyal medya platformları ve çok farklı televizyon kanallarının yayınları nedeniyle deizm çok yaygın. Tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar Müslümanlar, kendi inanç ve düşüncelerinden farklı fikirlerle yüzleşiyor. Sadece Müslümanlar değil, Çin'deki ateistler, Avrupa'daki Hristiyanlar veya Güney Amerika'daki yerel dinler, tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar kendi inançlarından ve fikirlerinden farklı düşüncelerle karşılaşıyor.

İnsanların çoğu mahallede aldıkları imanı, yani taklidi inancı sürdürürken, artık bunu sürdüremeyecekleri bir döneme girdi. Çünkü insanlar çok farklı fikirlerle karşılaşıyor ve bunlara cevap arıyorlar. Bu farklı fikirler insanları inancından da edebiliyor. Eskisi gibi artık tek bir mahallede tek bir kültürle yaşanmıyor. Aynı evin içinde bile baba Türk sanat müziği dinliyor, oğlan metalci, anne cazcı, kız popçu… Yani her konuda farklı zevkler, farklı istekler tek bir evin içinde bile mevcut. Bırakın aynı mahallede tek bir kültür ve inancı aynı evde bile farklı inanç mensupları oluşmaya başladı. Tabii böyle olunca da insanın sadece bir inançla kendini muhafaza etmesi ve imanını taklitle ileriye götürmesi eskisi kadar kolay değil. 

İnsanlar internette İslam ile ilgili her türlü eleştiriyle karşılaşıyor. Bazı ateist sitelerde insanların bir günde İslam ile ilgili karşılaşacağı eleştiri, dedelerinin hayatları boyunca karşılaştıklarından daha fazla. Bu aynı şekilde Hristiyan veya başka din mensupları için de geçerlidir. O zaman imanı temelleriyle bilmek tarihin hiçbir döneminde olmadığı kadar önemli hale gelmiş. 

"Bazı kişilerin tavır ve davranışları insanların deizme kaymasına sebep oluyor" 

Deizmin bu kadar yaygınlaşmasının temelinde Müslümanların tavır ve davranışları ne ölçüde etkili olmuştur? 

Elbette kimi Müslümanların tavır ve davranışları insanların deizme kaymasına sebebiyet verebiliyor. ''Sidik-i şerif'', ''sümük-ü şerif'' üzerinden İslamiyet'i anlatmaya kalktığında olumsuz etkiye yol açıyor. Ya da din, 'Peygamber efendimizin sümüğünü kapışırlardı' denilerek anlatılırsa olumsuz etki edecektir. Kur'an'da haram kılınmamış müziğin ve sanatın haramlaştırılması ve bunun İslam adına savunulması tepkiye neden olur. Yine peygamber dönemi hatırlatılarak kadınların çalıştırılmaması gerektiğinin dinen savunulması, Kur'an'da 'Zorlama yoktur' denilip hiçbir ceza getirilmemesine rağmen 'Namaz kılmayan öldürülür, hapsedilir', dinden çıkan için 'Öldürülmesi gerekir' şeklinde fetvalar verilmesi ve bunların İslam adına savunulması, birçok kimsenin İslam'dan uzaklaşmasına sebebiyet verir. 

Bunlar yeni tartışmalar da değil. Eskiden fıkıh adına böyle kararlar alınmış ve uygulanmış ama daha önceleri internet ve sosyal medya platformları olmadığı için insanlar bunlarla yüzleşmiyordu. Şimdi ateist ve deist birçok kişi bunları gündeme getirip insanların burnuna soktukça, İslam adına uydurulan bu hususlar milletin dinden uzaklaşmasını beraberinde getiriyor. 

Ama din sadece bunlardan ibaret değil. Eğer ‘Bunlardan ibarettir' dersek dünyayı iyi takip etmemiş oluruz. Sadece ateist ve deistlerin argümanları değil, Kur'an'ın Türkçe'ye çevrilmemesi için ortaya konulan tavırlar da dinden soğutan unsurların arasında yer alıyor. 


ÖNCEKİ RTÜK Televizyonların yılbaşı programlarına da karıştı SONRAKİ Kılıçdaroğlu'dan flaş asgari ücret açıklaması!